hüzünlü bir hikayeydi ya bizimkisi;
Sabahlanan gecelerde,
Yetişmeyen paftalarda,
İsyana sürüklediği halde
koloninin isyan ettirmediği projelerde,
Ozalit kuyruğunda
değilmiş hüznü.
Şu an olduğumuz noktada;
Apayrı şehirlerde, apayrı yaşamlarda
"bizim bir koloni vardı..." diye kurulan cümlelerde
artık esürtüp çirkefleşememekte
ablayla kıskandırıp, yeğen özendirememekte
aynı şarkıyı bin beş yüz kere dinleyememekte...
Metaforlarda;
Lavanta çayında,
pekmeze karabiber dökmekte
mavi minderlerde,
cevizli dondurma da,
Yağmur da, karda
hep durmadan sürekli yaşanmışlıkları hatırlamakta...
Haklarında hayırlısı olsun diye en içten dua ettiğin insanların özleminde,
Çayın kokusunda, muhabbetin demine varamamaktaymış.
ÇAY?
(Y.G)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder