Bugün, ölü birinin, "yaşarken büyük acı çekip içine attığı o şey" ne olabilir diye düşündüm.
İnsan öldükten sonra uzun bı süre bu dünyada kalıyor, ölüp silinmiyor, herbir parçası birilerinin içinde yaşamaya devam ediyor
Bazen gülerken görüyorsun, bazen burnunu kaldırarak istemediği bir şeyi söylediğinde, bazen arkasına doğru dönerken.
Ve öyle bir zaman geliyor ki, yıllar geçiyor.. o kişinin bir zamanda var olduğunu dahi bilmeyen kişiler onunla beraber yaşamaya çalışıyorlar, onun ismini bile duymamisken o kişiyi görüp konuşuyorlar.
O kişinin bir parçasıyla.
O kişinin " arkasına dönüşü, gülüşü, bazen burnunu kaldırarak istemediği bir şeyi söylemesiyle , bazen kavgasi bazen dovusuyle birlikte yaşıyorlar"
Bunların hiç birinin bir anlamı yok, şimdi kollarım kaşınıyor. Ruh insanı ele geçirebiliyor. Ruh bedeni durtebiliyor.bum dum nam. Şarkı söylersek unutulur, birlikte koro halinde söylersek herşey geçer,
koro başka bir şey,
sanki bir anda herkes tek yürek oluyor gibi, öyle güzel bir his. Dans da öyle.
İkili yada çoklu ilişkide mükemmel uyumun dersi dans.
Ama işte benim sesim kötü, ritim hiç tutamam. Ama bu hayatı yaşamayı becerenleri alkışlarım.
Korodakileriiiiiğ,
birlikte dans edenleriiiiğğ,
ayakta alkışlarım
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder