30 Temmuz 2016 Cumartesi

29 Temmuz 2016 Cuma

28 temmuz 2016


huzur..
5-6 çift minik elin koşarak beline dolanması
beraber yürümeye çalışmak..


görmek için yolu uzatıp,
merdiven tırmanıp,




yanlarına yaklaşırken
''tanımadılar mı yav uzaktan, dur az daa gidiyim,
birazdan koşarlar heralde, hafif gülümsesem, tanımayı kolaylaştırırım..
evet evet bana baktı biri. tanımaya mı çalışıyor, biraz daha sırıt..''


ve ''heyy bakın kim geliyor'' sesiyle parktan koşmaya başlayan biri
bi saniye geçmeden çevrilen 5-6 kafa daha..

içimdeki sevinçle
ağız kulaklarda..

ve ağır çekim yaşamak istediğim o an..
hepsinin birden koşuşu.. ve çarpışma anı..


ve sonsuza dek..değil de kapıya gidene dek mutlu yaşamışlar..
sonrasında da suratta kalan gülümsemeyle idare etmişler
burda da masal bitmiş.

28 Temmuz 2016 Perşembe

Bi gün değişip
Kalbim huzur ve sevinc dolu dolsun isterdim.
Bu sabit kalsın

Herşeyi geride bırakıp
Bugünden itibaren çok mutlu olmayı isterdim..

Farklı yerlerdeki
Hep mutluluk dolu anılarımın toplanmış hali gibi..

'Aynı anda aynı yerde gibi'
Ne çok düşünmeye müsait
Ne umut parıltılı bi cümle
Dün bişeye çok sevindim
öyleki o anı 30 kere daha yaşamak isterim.
o anı hatırladıkça içim pır pır eder

27 Temmuz 2016 Çarşamba

Açtığımda bi dakika once yazilmış olan yazıyı görmeyi seviyorum..
Aynı anlarda ayni yerdegibi
özellikle de
kendimden yoruldum..
Şimdi hadi gülümse birine.
Ki içinde kalan bulanık sularda
 dökülsün gitsin..
Berrak bi huzuru kalsın sana da..
Hiç alakan olmayan insanlarla
Hiç alakan olmayan muhabbetler...
Sahi
Ben dünyaya ne için geldim?
Tüm enerjisini parlayabilmek icn kullanıyordu küçük yıldız ..

Ama gökyüzü
Gökyüzü kapkaranlıktı.

26 Temmuz 2016 Salı

istediğim gibi davrandığım
yanlış anlaşılmaktan korkmadığım
içimden geçeni hiç düşünmeden söyleyebildiğim
olduğum gibi kabul edildiğim
gerçekten yanlarında sakinleşebildiğim
gülebildiğim 
iyi hissettiğim
kalbi temiz insanlar
hayatın bana vermiş olduğu bir teselli gibi..


alışkanlıklarımı değiştirmek benim için her zaman çok zor
en basit birşeyde bile hayatım altüst olmuş gibi hissediyorum
böyle yaşamak çok yorucu

25 Temmuz 2016 Pazartesi

O içten gülümsemelerinizi

Almalarına izin vermeyin
ne yapabilirim
şimdi şu kilometreler aradaykenn..


kafandaki yorganı çekip,
kalk kalk kalk kalk...
 diyemem ki..

ama lutfen
"çık oradan.."
Biri daha benim yüzümden ağladı

Hasret kalınan bu muhabbetler..

Ait olduğun yerde hissetmek
Kendin olduğun..


Gözlerini böyle kapamayali
Zaman oldu ...




Bende
O hayalde
Hoşaf yapmak için
Erik ağacına çıkıp
 elinde kovayla bekleyene
erik atan kişi  olmak istiyorum.




24 Temmuz 2016 Pazar

Ne yanımdaki kişiyi
ne de bi başkasını düşünmeyip
kulaklığımın sesinin dışarı çıkmasını önemsemeyip
Sesi daha da fazla yükseltmek istedim.


Bu sadece bi kaç saniye sürdü.

Tekli bi koltuğa oturmalıydım.
Bulunduğum yerden
bi başka yere gidiyorum..

hadi en içten gülümsememizi takınıp
harika hissediyomuş gibi yapalım.
Sonunda
günlerdir arayıp durduğum sorunu buldum.

sorun
ne çevremdekiler
ne arkadaşlarım
ne ortamı kasıntı hale getiren kişiler
ne benim için önemsiz olan ama kafama taktığım insanlar
Hiç biri değil.

Şu ana kadar
onları suçlayıp kendimi haklı çıkarmaya çalıştım sanırım

Sorun

benim
kendim

23 Temmuz 2016 Cumartesi

şuan sadece:
köyde;
saat 10 dan sonra biten hayatın
sessizliğinde
sıcak çayımla
esen rüzgarı hissetmek istiyorum
kafamı kaldırıp yıldızlara bakmak istiyorum
hırsın rekabetin öfkenin 
kıskançlığın olmadığı bi yer var mı gerçekten diye 
düşünürken çayımdan bir yudum almak
orda yaşamanın ne kadar muhteşem olabileceğini
hayal etmek istiyorum

kimsenin büyük hesaplarının olmadığı
herkesin bir diğeri için her şeyi yapabileceği arkadaşlarımla
bu köyde yaşasak nasıl olurdu diyorum
zaman geriye doğru gitse de 
eski bi zamanda buluşsak
sabahtan işlerimizi yapıp akşama doğru
bahçedeki eriğin altında toplansak 
biri diğerine çiçek tohumu verse
diğeri akşam ne yemek yapsam diye sorsa
bir başkası şu vişneyi toplayalım da hoşaf yapalım
hepimize yeter..dese
sade temiz masum ve basit bir hayat..

ben sadece bir insanım 
kaldıramıyorum modern hayatı
herkesin birbirini sorgulamasından yargılamasından
sevmemesinden kıskanmasından
başarmak ve başarısız olmak arasında gidip gelmekten
sürekli endişeli olmaktan
para için dört duvar arasına girip saatlerce
hiç alakam olmayan insanlarla (doğru düzgün
konuşmadığım ama hep birarada olduğum)
oturup bi bilgisayar ekranına bakmaktan
hissettiklerimi değil de konuşulması gerekeni konuşmaktan
başını alıp giden kargaşadan
kime inanacağımı şaşırdığım olaylardan
samimiyetsizlikten 
kredilerden evlerden arabalardan
şehirden kalabalıktan telefondan teknolojiden
bir robot gibi yaşamaktan
hepsinden bıktım.. 






neden bu kadar karışık
benim için her şey zor
Çok özledik be.


Çok.

22 Temmuz 2016 Cuma

Birine dayanmadan yürümeyi öğrendiğim vakit çocuk oldum


Birine dayanmadan hayatta kalmayı başarabildiğim vakit de büyüyeceğim
Görmezden gelinmeye alışmış.
İsmini ağızlarda duyunca,
O bile
Garipsiyor.

Silik olmak..
İnsanlar içinde var olup, yokmus gibi olmak.

Beceremiyor.
Biliyor ..
Ama ne yapması  gerektiğini değil


Ne kadar da  çok fikriniz var
Doğruluğuna kesin emin olduğunuz.

ben de bilmiyorum
böyle olmak zorunda mı
Çoğu zaman çoğu insan
Anlamsız kelimeleri saçma sapan sıralar da
Çoğu zaman çoğu insan da
Onu dinler.
Hayret.
Sonraa..
Bilmiyorum
böyle olmak zorunda mı..
Evet öyle.
Bi şekilde arkada mı kalır birileri.
Evet, hep böyle olmuştur.

yaşamaya başlamak istiyorum
Bugün
Ruh halim
Duman...



Herşeye küsmüş içim.
Bu duruma alışmak üzereyim

Konuşmayın
Kötü kelimelei hic sevmiyorum

Kendimi güldürmeyi öğrenmem lazım
Yolun başındayım

21 Temmuz 2016 Perşembe

geçmişten gelen bir telefon..

o kadar o kadar o kadar çok
özlemişim  ki o günleri
Ben de
tutunuyorum
Herşey dört dörtlük olmaz elbet
Olmasın zaten
Çamaşır sepeti sonuna kadar dolsun mesela,
Evde çamaşır makinesi olmasın
Koltuk oturunca içine göçsün..
Giriş kapısı açılırken yere sürtsün..
Halı kapıya engel olsun.
Odadaki cam göz seviyesinin üstünde olsun
Dışarı görmek için cabalayalim mesela.
Çay bardakları cok misafir gelince yetmesin..
Minderlerden soframiz olsun,
Perde düdük kadar olsun
Duvarların kirden rengi degissin
Mutfaktan kışın buz gibi su aksın
Ve bulaşık makinesi olmasın
Banyo tıkansın...
....
Daha birsiru şey olabilir, oldu...
Olsun..

Ama yüzümüz solgun olmasın..
Yüzünüz solgun olmasın..

Olmazdı.
Çünkü bilirdik ki
Anahtar kapıda.

Bilirdik ki
Her an elinde dondurma çikolata cipsle birileri gelebilir
Kimi pijamasini çeker elinde laptop
Kimi sodasiyla aralar kalplerin kapılarını.
Kimi de kapıda kalmıştır tanimazsin...
Kimi sıkılıp gelmiştir..
Kimi sıkılana gelmiştir.

Her ne ise
Gulerdik sonunda..
 Bilirdik ki gulmessen
Biri sallanarak sana şarkı söyleyebilir..

 çünkü bilirdik ki
Burda herkes samimi
Bilirdik ki  kimse biseylerin peşinde değil...



Şunu hala bilmenizi isterim ki
Anahtarlar sonsuza kadar kapıda

Ve bilmenizi isterim ki
Çay demlendi..








ben de
Samimiyetsizliklerle dolu dünyada
Buraya
 sıkıca tutunuyorum..
Keşke şimdi
 şuanda
Tüm koloniyi toplayabilsem
Çay yapardım.
Sonra yanına çekirdek dondurma..
Belki kendilerine gelirlerdi
 bi muhabbetine dibine vursaydik...

 Yapabildiğim...
"Gönüllerimize ferahlık ver Allah'ım"
Amin..
Teselli etmeyi bilmem.
Çok üzüldüğünü görürsem
Gözlerim dolar..
İçimdeki kafesler küçülür.
İçindeki sıkıştırmak istercesine

Sonra,
Güldürmek için
Sacmalarim sadece...

20 Temmuz 2016 Çarşamba

--
Ahh
artık samimi gelmiyor
şimdilik iyi
ayağı taşa takılıp
sendelese
en başa döner
tüm acılarını öfkesini kızgınlıklarını
tekrar ortaya çıkarır

hayat onun için ilerlemiyor





her duruma bir çözüm bulmaya çalışan insanları da sevmiyorum
her insan için aynıdır
değeriniz olmadığınızda anlaşılır
''beceriksizliğimi asla kabul etmiyor
  sürekli kılıflar uydurup
  kendimi inandırmaya çalışıyordum''

ne zaman topukları yere değmiyomuş gibi
yürüyen birini görsem 
her şey geriye gider

zaman durur 
yeryüzünün bütün yağmurları 
üzerime yağar
kalbim duracak gibi çarpar
gözlerim dolar

her şey susar
kaybolurum o sessizlikte





dil ucuyla verilen teselliler
bişey söylemek için söylenen
hiç bi değeri olmayan sözler
ve bunları söyleyen insanlar

tahammül edemiyorum


çok çabalayarak
uzanabildiği en yüksekdekini değil de
bir altındakini seçmeli belki de insan
daha mutlu olmak için

Herşey dört dörtlük gibi görünüyo dimi
Evet
Aslında herşey dört dörtlük.

Ama..
Ben..
Sorun..
..

Orda mutlu olacak mıyım?
Umursamıyorum dedim,
Bana söylediklerini, davranışlarını
Hiç bisey hissettirmemiş gibi..
Umursamıyorum dedim ama,
Ama aslında çok umursuyodum.

Ama zaten O
Umursayıp umursamamla ilgilenmiyodu.

Umursamıyorum dedim,
Kendi kendime
Ve tek başıma
Umursamaz görünmeye çalıştım.
Ne kadar zavallı görünüyorum dimi
Bu yalnızlık hissi beni sarıp sarmalarken
Buralarda okuduğum bi kaç cümle
Benzer duygular
Ortak hissetmek

Ne büyük teselli.

Ama benim gibi hissedenlerin olması
Ne büyük üzüntü.

19 Temmuz 2016 Salı

"-Bi daha pembe giymeden gelirsen gözüme gözükme!:D"



Bi çocuk ( 7)
öylece boş otururken birden gözüme ilişti
uzun zamandır elimi sürmediğim
hatta varlığını bile unuttuğum bir kitabım.
bir köşeye atılmış,diğerlerinin arasına karışmış
üstü tozlanmış ...
- tıpkı benim gibi
kısa bir süreliğine aklımdan bu düşünceler geçti

uzanıp kitabı elime aldım derin bir nefesle
üstündeki tozları üfleyiverdim
daha sonra
rastgele karıştırmaya başladım
derken şöyle bir yazı karşıma çıktı

''sayın okur ;
lütfen bu sayfanın altına şuan nerede olduğunuzu 
ve nasıl bir duyguyla bu yazıyı okuduğunuzu not düşün''

oturduğum yerden masaya doğru uzandım
biraz daha biraz daha
parmaklarımın arasında tutup yakaladığım kalemle
sayfanın altına şöyle bir not düştüm:
--
sessizce beklemek..
her şeyden sonra
yine bana kalan

18 Temmuz 2016 Pazartesi

Çok mu büyük konuşmuşum?
Yaz aylarındayız ama üşüyorum.
Az önce uçan siyah bi kuş gördüm
Ben de çıkıp yürümek istiyorum
Ama takat bulamıyorum.
Konuşmak da istemiyorum.
Fazla hassas olmaktan nefret ediyorum.
Anafikir
Hala pişmanım.
Sanırım büyük bi hataydı.

17 Temmuz 2016 Pazar

''dudaklarınız hafif bir gülümsemeye sabitlenmiştir de
 içiniz yanmaktan kül oluyordur''
her şeyi sıfırlamak
güzel olurdu

15 Temmuz 2016 Cuma

Farklı.
kafamdaki dünya
karşıdakinden beklediğim
bi hareket
bi cümle bile..
hayalimdeki dünya
başka..

sonra bana kalan
Kulaklığımın yüksek sesi
bazen de
biraz gözyaşı.

Ben de
niye böyle olduğumu bilmiyorum.
Yaşlı hissediyorum
Ellerim kırışık değil ama çizgileri hissediyorum
Yüzüm...
 sarktığını hissediyorum

14 Temmuz 2016 Perşembe

Bi gün boyunca,
Ömür boyunca,

Evet
çok insanla konusuyoruz
Hayır sadece cümleler kuruyoruz
Kimisiyle daha giriş bölümündeyiz.
-Evet ben de severim onu.
Filan
Kimisiyle uzuun zamandır konuşmuşuz ama
Hic açmamışız içimizi
Hala tanışmıyoruz.
Kimisiyle
Konuşmasak da olur.
Sadece zorunda olduğumuzdan,
Nezaketen kurulan cümlelerimiz var.

Ve evet
Düşününce,
Sınırlı sayıda
cidden muhabbet ettiğimiz
Keyif aldığımız
İnsanlar var.
Yıldızlar var.

Şimdi düşünüyorum
Bi gün boyunca
En çok hangileriyleyim.

Ömrüm boyunca..

Ve muhabbet denilen birşey var ki,
 tadını belli kişilerle aldığın..
Damakta kalan...

İşte, onlar
 bir zamanın kamusal alanının üyelerinden..
şimdi
yeryüzünde
 yıldızlar gibi serpilmis.
hepsi biyerde..

13 Temmuz 2016 Çarşamba

güneş doğar
güneş batar
aklımdan bile geçirmem
zaman akıp gider
elimi uzatamam
uzatsam da tutamam




Bugün
Salçalı patatesli bulgur pilavı yaptım.



Senin için anlamsız
Benim icin anlamlı!

12 Temmuz 2016 Salı


bi süredir....

uzakta olsa
bulutları görür gibiyim hala
iki konussak belki de 'gibi' yi atarım.

zaman ne kıymetli imış.

büyüdükçe kaybediyor
bulamıyoruz bi türlü..

Çok değerli

Hala değerli


Kelimeleriniz..


Öyle ki beni ağlatabilir



.


Karanlık
ama gözlerim yine gökyüzünde

belki başkalarının da
..
Çünkü o kadar ihtiyacım var ki

Hiç konuşmasak da

Yanyana olmaya.
Bugün de buradan hayalleri  hemen gerçekleşenlere selam olsunn..
Gerceklestirene  şükürler  olsun:))

Dostlarla
Birkaç bardak çaydan öte  hayalimiz,

Tüm dostlarla bikac bardak çay
:)
Evet sıradaki türkü
Tüm Demolara gelsin
"Gesibağlarinda dolaniyorum"

10 Temmuz 2016 Pazar

Sürekli bir şeyler olup bitiyor.
Sürekli
Dünya koşar adım dönüyor sanki

Yüksek sesler çok yoruyor


Şamata etmeyin
Karnınızı  doyurun
 ve toprağı  gözleyin.



Belki de karşılık beklemek yordu insanları.

hesapsızca koşsalardı
Dinlenirlerdi..
E bende kaçmak isterim çünkü bi ağaç dalına
Bi hayalim var.
 küçük bi ahşap kulübe.
Küçücük..
Bi de ağaç
Bir bakmak bazen yeterlidir.
Ya da bakmamak
Burası benim de ağlama duvarım.
Lütfen, kalbinizin susmasına izin vermeyin.
Bundan yirmi sene sonraki bana şunu söylemek isterim.
-eğer bi gün kalbin çok yanarsa şunu unutma, kelimeler incitir.
O kötü sözlerin olmadığı cennetlere susadık.
İnsan neden küçücük dünyasında
 kocaman engeller koyar önüne

9 Temmuz 2016 Cumartesi

Gökyüzündeki bi tane Ay..
Dün gece farklıydı,
Bugun farklı.
Ya da
Ben dün başka bakıyodum
Bugün başka.

7 Temmuz 2016 Perşembe

Anıları yakalama çabalarının,
nafileliğine inanır oldum..
Rüyalarsa,
     bu konuda hala ısrarcı.
Sürüklüyor zaman.
Evet bilemezsiniz şimdi kavgaları bile özlemle anıyorum.
Büyük bi özlemle.

Bunu o zamanlar hiç farketmemistim ama
O mutlu anıları anmak bile
bulutlardaymışım gibi harika hissettiriyo.

Gözümün önünde bi hayal perdesi
o mekan o insanlar..
Ne sanal sevgiler ne nezaketen kurulan içi boş soğuk cümleler
Yoktu
Bağırmak istiyosam bağırır
Kahkaha atmak istiyosam atardım

O kadar güzelmiş ki herşey
şimdi içimden ağlamak geliyo

Merak ediyorum şimdi,
Nası o kadar mutlu olabiliyomuşuz
Ya da
Simdi neden..


Sanki
Bu gürültünün içinde kaybolmuş gibiyim
Konuşulanları onaylayarak geçiyor çoğu zaman
Arada bir ismim geçince nerede kiminle olduğumu kontrol ediyorum
refleks

Günün bitmesi, ya da başlaması çok birşey değiştirmiyor

pek çok prosedürler arasında iken içtenliği kaybetmekten korkuyorum.
Bu bir yıkım.

Kafam yeterince boş hikâyelerle dolu
Sürekli konuşmak içinde bir sis oluşturuyor
Bunu görmüyor musun?

Bir kelime bütün düşünceleri yıkabiliyor.

Çoğu zaman
Bi ceviz gibi kabuğa çekilmek kolay geliyor.
Bu çözüm değil.
Ama bir çözüm oluşturacak problem de yok.

Sadece oturup koltukları seyretmek
Ve sonra başka birine oturup duvarı seyretmek...

Uykun varken direnmek anlamsız.

Bazen tepki vermek zorunda olmak da yoruyor

6 Temmuz 2016 Çarşamba

Kapı çalabilir.
Ya da telefon.
Hareket edecek
O gücü kendimde bulamıyorum
Tertemiz hava ışıl ışıl bi günde
Böylece
gittikçe kararıyorum
Sevmekte büyük nimet.
Ve Sevilmek
Çoğu zaman  saklarim duyguları..
Bazen benim bile bulamayacagim kadar

2 Temmuz 2016 Cumartesi

Hayatını zorlaştırdığımı biliyorum.
böyle davranmama engel olamıyorum
gözyaşlarıma engel olamıyorum
buraya bi kaç cümle yazmak dışında
anlatamıyorum.
Sonra bi ekmekçinin
'...size çok yakışmış' ı
azıcık gülümsemenize sebep olabilir
Hala anafikrin ne olduğunu anlamadılar.
Çok mu şey istedim?

Sanırım..
Gitmek istiyorum.