31 Ağustos 2016 Çarşamba


bi demlik çayı bitirmeyeli...
patlamış mısırı avucumun içinden ağzımı çok oynatmadan yemeyeli..
çekirdek çitlemeyeli..
....
sabahlara kadar konuşmayalı..
secret'ta dertlere çözüm bulmayalı
tatlı bi muhabbet etmeyeli..
karnım ağrıyana kadar gülmeyeli..
sadece huzurlu sözler duymayalı..


Çok oldu...


ben bişeyler kaybetttim.. Farketmeden..

29 Ağustos 2016 Pazartesi

Yeni ritüelim
insanlar görmeden
gözyaşı dökmek oldu.

26 Ağustos 2016 Cuma

nasıl
nasıl olur
şaşırıyorum.

insanlar.
beni şaşırtıyor..

belki yukarda manzara daha güzeldi..
öyle dediler karıncaya
çıkmalısın dediler..
hızlıca koşmalısın dediler.
koştu karınca.. yukarılara koştu.
farketmedi toprağından uzaklaştığını.
..
sonra
zaman geçti..uzun zaman geçti..

bigün geldi
ve
tepedeydi karınca..
ama yorgun
ama yıpranmış
ama solgun...
manzarayı gördü..
bu sadece bikaç önemsiz zaman dilimi kadar sürdü.

Bugün agactayken
Bi karıncanın yukarı doğru tırmandığını gördüm.
Cok hızlıydı
Neden daha yukarı çıkmak istiyodu ki
Ağacın tepesi de asağılarıyla aynıydı oysa
Hem hızlı olmasına ne gerek vardi ki
Öyle mi büyüktü hedefi

Sonra kendimi düşündüm
İnsanları
Yukarılara tırmanmaya çalışıp duruyoruz

Neden

Yukarda ne var
Daha da mutlu mu olacağız
Şimdi olduğumuzdan?
Bi an aydınlık
Bi an karanlık


Genelliklr karanlık.

25 Ağustos 2016 Perşembe

Şu koca dünyada
ve milyonlarca metrekare içinde
Yıldızların ve yaprakların altında
Hafifçe esen rüzgarla birlikte

Bi an icin bile olsa
En iyi hissettigim yer..
 20 Agustos 22:00
İğde ağacının üstünde.
Baglamin bi baskasi tarafindan hazirlaniyor olmasının bi önemi yok-muş
Sorun çıkaran yine ben oluyorum.
Sonra da hic bisey yokken
Neden böyle davraniyosun?!
O gün o masada otururken

'En iyisi susmak'

diye düşündüm.
Ben de istemem
Genellikle depresif bi ruh halinde olmayı
Birileriyle bir araya gelince ortamın modunu düşürmeyi..
Ya da gerçekten şükürsüz biri olmayı.

Bu yüzden
İyimiş gibi davranmak en iyisi.
Aslında iyi olmak en iyisi.

Ama bunu nasi yapacağımı bilmiyorum.
Kader
Degistiremeyecegin biseyler..

Gecmise baktıkça,
Bi öyküde pek de önemi olmayan karakter
Bi filmde yardimci rolmusum gibi
Ana kurgu baska biseymis de
Bunu hic farkedememisim gibi.
Hikayenin anafikrini hic anlayamamisim gibi.

Ve
Filmlerin sonunu tahmin etmekte iyi degilim.

24 Ağustos 2016 Çarşamba

Herkesi memnun etmek mümkün değil midır?
Hep şikayet etmek, hep eleştirmek,  suçlamak zorunda mıyız ?
Herşey  harika olmazsa yolunda değil midır ?
Yolunda olmak ne demek.
Eğer her gün  aynı düzen de ilerleyen bi hayatın varsa yolunda mıdır  herşey?

Herkes istediği  gibi davranamaz değil  mi?
Kimseyi etkilemese bile mi?
Mesela yolda giderken bi kaldırımın kenarına oturmak istersen gokyuzune bakmak icin,durup dururken, hiç birşey yokken..Bu garip birşey.
Dışarda işlerin bitince farklı her hangi bir şey yapmamalısın.
Eğer yeterince buyuduysen kakaolu süt icmen de gariptir. Ama bardağa koyarsan olabilir..
 evet yeterince büyüksen, saçlarını at kuyruğu yapabilirsin, ya da salabilirsin. Baska herhangi birşey değil.
 Bi ağaca tirmanamazsin..
Kosamazsin.
Yemek saatinde yemek yemelisin. Acikmani beklemen sacma.
Yada aciktiysan yemek saatinden önce Yiyemezsin...
Gökyüzüne uzun sure bakman da bi problem.
İşlerini en kısa zamanda halledip
Uyumalisin. Ve yatağında uyumalisin. Daha onceki binbeşyüz gündür yaptığın gibi.
Ve erkenden kalkıp hayatı tekrar etmelisin..
Sonra belli zamanlarda dinlenmelisin. Dinlenmekten kasıt  oturmak. Belli saatlerde otirmalisin. B
Arada zevk alarak yapacağın bi kaç bisey olmamalı.
 hoşlandığın şeyler öncelik olmamalı.vaktin kalırsa yapabilirsin elbette.. kalırsa.
Evin dolabın herşeyin toplu olmalı.
Düzenli.
....
.....
...

Ve Kelimelere dokemediklerini yutmalısın..









23 Ağustos 2016 Salı

sözcükleri sese dönüştürmeden
düşünceleri sözcükleştirmeden...

22 Ağustos 2016 Pazartesi

Yan balkondan giren sigara kokusu beni ÇIL-DıR-TI-YOR.


Aaaaaaaaaaağğ




Neyse yazdıklarımı siliyorum ve sadece diyorum ki,

Bi ÇEKİLİNNN GİDİİİİİİN !  ! Dumanlar!!!!(kızgın suraaaaat)

Sigara dünyadan kalksın. Amin

21 Ağustos 2016 Pazar

görmezden gelinmeye alışkın olanlar için
etrafta hayalet gibi gezmek çok sorun değildir.




çok bi kıymetim yok,
sessizce etraftaki konuşmaları takip eden koltuğa gömülü biriyim.

göz göze gelmek beni rahatsız eder,
belli bi cevabı olmayan saçma fikir cümleleri karşılaşmayı hiç istemediklerim.

herkes dünyalık birşeylere ölesiye bağlı...

bunlar saçmalıksa da yerine onerebileceğim bi fikrim yok.

"ölesiye bağlanmamak"
ama neye göre..
geçmişte yada şimdi pek çok insanın

kalbinin
 üzüntüden yerinden oynayacağını sandığı zamanları vardır..

20 Ağustos 2016 Cumartesi

-eksik;
hep
her zaman
her gün
her ay
her akşamüstü
her uykuya dalışta
her konuşuşta
her gülüşte
her adımda
her gözyaşında
hep
her zaman


hayatta bazı zamanlar
rüzgar ters yöne eser
böyle durumlarda insan
kendini inandırmak için
daima teselli bulabileceği kelimeleri tekrarlar

elbette düzelecektir
rüzgarın darmadağın ettiği
yakıp yıktığı her şey

fakat bir şey daha var ki
zaman ne kadar ortalığı toparlamış gibi gözükse de
rüzgarın giderken yanında götürdükleri
geri getirilemez

herkes  artık geçtiğini , bittiğini söyler
oysa
siz ve sizin kalbiniz oralarda bir yerlerde kaybolmuştur




yorulmak da değil
b.ı.k.t.ı.m. artık..
sen yağamadın
ben senin yerine yağayım dedi

bugün yağmur

''bitince kara kışlar
  ulaşır ona mektubumla kuşlar..''
Bu boşluk
gözlerimdeki bu boşluk
içimdeki bu boşluk

da ne
Sözcükler
Aslında hiç bi anlama gelmiyo dimi
artık biliyorsun..

19 Ağustos 2016 Cuma

Ağladım..yapamadıgım seyler icin, göremediğim olaylar, yanında olamadıgım insanlar için.sustum. yine ağladım. Isinlanmayi bu defa ben istedim en cok. Sonra dram bi filmin en sacma karesine agladim. Annesi cocuga bagirdigi icin, sevdigi cocuk kizi biraktigi icin, babasi felc oldugu icin falan... Yine sustum. Ne yapabilirdim ki. Sonu yok. Dunyanin en mutsuz insani hissettim gunlerce. Sonra umrani gordum. Agladiklarima agladim. Agladiklarimdan utandim. Onun aglayamamasina agladim. Susmadim bu defa susturmadim kendimi. Bakislarina baktikca, onun mu benim mi cocuk oldugumu anlayamadim...sadece agladim.
Bi rüyam gerçekleşecek
ama
içinde olamayacağım

16 Ağustos 2016 Salı

''yüreğin hep bi bulutlar bulutlar''
''..yüzünde hep bi hüzün olur insanın''
kaygı insanın uykularını yok ediyor
''ağlamak;
acıların yontulmuş biçimidir
hüzünse ;
bir çocuğun gökyüzünü sevmesi..''
Bağırmak istiyorum
Haykırarak ağlamak
Sebep
Sebepsiz
siz
biz
ben
ben

Çözümü bilmiyorum
Sorunu da bilmiyorum
Ne yapmam gerektiğini de bilmiyorum.

Nasıl geçecek bilmiyorum

No Way

13 Ağustos 2016 Cumartesi

Mutlu günlerde bir de yağmurun yağması...
Bonus gibi..
Ne güzel gun
Yürürken Öylesine Denk gelmiş gibi yapıp
aslında
 tamda denk gelmek için yolu değiştirmek gerek...
Yol boyu bi gülümseme için....
Bazen de  rüya gibi "bir an" bütün yorgunluğu götürür. ..

"Gökyüzündeki helikoptere doğru yükseltilen
Islık sesi eşliğinde
ağaçtan kopan bi kaç yaprağın ağır ağır inişine şahid olmak gibi mesela..."

12 Ağustos 2016 Cuma

11 Ağustos 2016 Perşembe

En hüzünlü kısmı da
Dolarsın,
Dolarsın
Ama ağlamaya vaktin yoktur..

9 Ağustos 2016 Salı

.. Nasıl taşıyamazsın !
Hain karınca ( çaaaaaat).!

Hadi yargılayın.!



..."Benim problemim..
 Ne yapabileceğimi düşünüyorum"


Bazen de bi karınca gibi...

Üzerindeki
 minik gibi görünen
ama
 onun için çook büyük  olan
 parçaları taşımaya çalışan,

Tel bacakları  titrek
 bi karınca...

İnsan ilişkilerinde iyi değilim demiştim.
Hayır.degistiriyorum.
İnsan ilişkilerinde çok kötüyüm.

8 Ağustos 2016 Pazartesi

..."-Eşşek gibi çalışıyon nasıl oluyo da hala yavru tay gibi zıplaya zıplaya gidebiliyon" dedi.
Çimler
Rüzgar
Gökyüzü
Karanlık..
güzel seyler

7 Ağustos 2016 Pazar

yoruldum demet,
birilerinin birilerini ezmeye çalışmasından,
düşüncesiz konuşmalardan,
samimiyetsiz kelimelerden,
gereksiz havalardan,
eleştirilerden..
takılıp kaldığım, ufak tefek şeylerden
kendimden
yoruldum..
bazen ağır geliyor.

3 Ağustos 2016 Çarşamba

Üzülmek zor..

Ama

bi başkasının üzülmesini izlemek,
onun kalbini değiştirememek..

Sanırım

Daha zor
Alıştım.
şöyle yazıyordu
to you
sana
to you who i miss
özlediğim sana..

''ben bir anıyı ağırlamakla geçen hayatlardanım..''
''bütün hayatımı o kader anını yakalamaya
çalışarak geçirdim''

''ama aslında hayatın her anı bir kader anıdır''
hiçbir işe yaramayan 
atılamayan düzeltilemeyen
sorunlu bozuk eski

o an kendim için hissettiklerim


heryer aydınlıkken parlamaya çalışan
bir yıldız gibi..

2 Ağustos 2016 Salı

''alışmak dediğin aslında
kalbin çürümesidir..''


gene aynı rüya


bazı içimde kalanlar beni rüyalarımda ziyaret ediyor
bazıları ise asla gelmiyor


onu mutsuz ettiğimi söyledi
heyecanını kırıp 
hevesini kursağında bırakıyormuşum

....
Belki de
..




Bunu daha önce yazmış mıydım?
bazen tıkanmış..
çok yorulmuş
hissedince


kafam durdu sonra yazarım
öyle yorul ki,
boş düşünmeye vakit kalmasın
''şimdi biraz daha cesur..''
Böyle olacağını bilmiyodum
Bugünleri böyle bilmiyodum.
Bu sabahları ve bu akşamları böyle bilmiyodum.
Kelimelere dökmüş olmama rağmen
Güvendiğin dağlar
Ufaktan hayal kırıklığı..

Eğer
Bu hayaller sadece benimse
Eğer
Böyle sürüp giderse
Eğer
Ben çabalamadan bişeyler değişmeyecekse

O zaman

Çabalamayı düşünmüyorum.


insan ilişkileri konusunda iyi değilim..

 törpülenmeye öyle ihtiyacım var ki

nerden başlasam..

sıfırdan başlamak iyiydi.
ilerliyor gibiydim...

şimdi ise
 bilmediğim karma karışık yerde
baskı altında
ilerleyemiyorum...



sonuç hüsran..
İyi geceler..

1 Ağustos 2016 Pazartesi

Eğer eskisi gibi olsaydım
Eskisi gibi mutlu olurdum.

Eskisi gibi nasıl olacağım?
problemlerin pek çoğunun
bir şekilde çözülebileceğine
inanırım

bazı durumlar karşısında ise
hiçbir şey yapılamayacağını
çok çok  iyi bilirim

ama bir süredir
''pek çok'' ile ''bazı''
yer değiştirdi


sadece ''bazı'' durumları çözebiliyor
''pek çoğu'' karşısında da hiçbir şey yapamıyorum..