Yine gönlüm karardı...

Sabah 9 da uyanıp, ohh iyi uyumuşum dediğim günler..
Bir pazar sabahi;)))))












"çalıkuşu"

"Baharı bileni kışlar,
Gündüzü bileni geceler
Yıldırır mi hiç?"

Ben korkarken gökyüzünden..
Sen bi bulutmuşsun...

"alıntı"

nefesim kesildi
annneeeeeee

çok özlenenler var...

fütursuz kahkahalar..

birbirini dinlemeksizin konuşmacalar..

1metrekarede en az 2 kişi yaşamalar....

birlikte dibine vurulan demlikler....

yanında hiç görmemişçesine yenilen çikolatalar, cipsler,kekler...

hunharca çiğnenen sakızlar

sonu olmayan muhabbetler...

koşturmacalar...
......
....
.....

şimdi bunlar boğazının tam ortasında sıkışmış bir düğüm...

öyle işte..
ismi 'ayçiçeği' ama,
O hep güneşe döner..

Anlasilamiyorum..anlamiyorum..anlatamiyorum.ve yanlis anlanilan hersey icin bi kac tane daha kalp kiriyorum.keske kelimelere luzum olmadan anlatmak istediklerimiz anlatilabilseydi.hemen anlassaydik karsidakiyle.anlasilamadigim durumlar icin, anlasilmaya calismak icin caba sarfetmeye takatim yok bu aralar..

Rap yapmisim ya

'Mlb'

You can...

Kelimeler… İnsanın kafasında dolanan kelimeler…bazen çok güzel anlama bürünen, bazen bir naneye yaramayan, çoğu zaman senaryolar kurmaya yardımcı olan kelimeler…

Bu aralar biri meşgul etti kafamı. Bir naneye yaramayan gruba mı giriyor desem, yoksa senaryo mu kurduruyor bana bilemedim ama biri sağlam meşgul etti kafamı… ‘VEFASIZ’

CAN’larımdan biri karıncaya kadar aralamış  güzel yüreğinin perdelerini, öbürü yıldızları mesken edinmiş meydan okurcasına, tüm samimiyetiyle..

Koşamamak canını acıtmış bi tanesinin, aklı hiç uğranmayan parka takılmış, Mecnun’un çölüne, Ferhat’ın dağına üzüldüğü gibi bu defa da boş sallanan ahşaplar için girmiş yasa..

Yine ışınlanmayı istemiş can yarılarımdan biri, onu da kendi için değil ha.. Bizler yanına gidebilelim diye..

Bana düşen mi ne? Bana düşennn.. Aslında bi naneye yaramıyo gibi gözüken ama benim içimde koca bir dev olan o kelime.. ‘VEFASIZ’

Can yarılarım tüm bunları dökerken mısralara, Özlerken ‘biz’i, üzülürken bida yaşanamayacak anılara

Benim kulaklarım kuru kalabalığın gürültüsünde, gözlerim bir başka heveslerin peşinde, aklım kavak yellerinde kalıvermiş.

Kolonimi bırakmışım bi kenara, kendi telaşıma düşmüşüm, başka meltemlere kapılmışım da onun sarhoşluğuyla görmezden gelmişim canları…

Neyse ki farkına varabildim bu halin

Neyse ki yazdım da rahatladım.

Yoksa bu kelime beni benden alacaktı…

Ders 1800: Vefasız olma!!!

......
...bide mesela
eski şarkıları burada dinleyip üzerine başka anı kaydetmek istemiyorum.
öylece orada kalsın istiyorum..
özleyince geçmişe gidebileyim istiyorum..
....zamanda yolculuk yaptiran iki sey.
ses ve koku derler...
dinledikçe hatırlıyor. hatırladıkça da dinliyorum.....

bim'in pembe bulaşık deterjanını koklamak istiyorum mesela..
buz gibi kireçli su geliyro aklıma..
kırık musluk..

yine aynı şeylere gülelim ..
ağlayanı güldürmek icin beraber uğraşılım istiyorum...

konusmadan,
kafanızın üstünde çıkan bulutları okumak istiyorum...
bulutları görünce yine birşey demeden gülelim istiyorum...

bazen, aynı cümleyi,
aynı anda,
aynı kelime dizimiyle kuralım yine,
diyorum mesela.

yani mesafeler ayırmasın diyorum..


ve ben hala tanıştığım için şükrediyorum...

Işınlanma olsa..
Hayalim ya bu, yillardir soylerim ama
Güzel bi hayal degil mi?
o zaman herkes istedigi an..
Istedigi yerde..
vee istedigi kisilerle olabilirdi
yoruldugunda evine hemen gidebilirdi.
simdi azicik zamanligina burda olsaydiniz.
Azicik konussaydik..
Ayni manzaraya baksaydik
sıkılınca giderdiniz
ışınlanıverirdiniz...


'Mlb'

Bugun cok yildiz var

Bugünlerde kalbim acıyor..
vefasızlıktan..
ben de o vefasızlardan biriyim galiba


'Mlb'

mesela,
üzüm yerken 50 numarayi hatırlarım ben..
üzümü ayni dal üzerinden yemelisin..
Ki tabakta çöpler dağınıklık yapmasın..

ya daa
karabiberli yumurta da..
hayir yumurtalı karabiberde..:)

meselaaa.
havucu domestes gibi kullanıp biberin yanında gördüğümüz günleri hatırlarım;))

mesela çiçeğime her baktığımda 50 numaranin balkonu gelir aklima;)
bidee çiçeğimin soluşu:(

televizyonu hala garipserim burdaa..

meselaa, bisküvili pastada hatrlarim 50 numarayı...
ve hunharca saldirislarimizi...

kapış kapış giden mercimek köftesinde...
dereotlu poğaçada hatrlarim..
yanik kurabiyelerde;))
fırını yanarken bırakıp okula gidip dönüşte bulunan kömür poğaçalar gelir aklıma sonra..

bazen dee, tıpkı dün olduğu gibi..
bi şarkı sesiyle giderim yine 50 numaraya..
"olmayacak bir hayaleee... ."

...
öyle işte..
bu hikâye daha kafada bitmedi, bitmiyordu..;)
ama olsundu..napalımdı..;)



ha bidee,
sabahlari kahvaltıda pek popüler olan soğanlı domates buralarda o kadar da ilgi görmüyor..

kalabalıklaşmıştı artık..

"benlik savaşları"nın
3.sezonu yormuştu..

mısırı bayat,
kolası şuruptu...

gelen bir ürpertiyle
sıkıca sardı bedenini..
iyice yerleşti..

kalksa geçerdi belki..

biliyordu.

gidilecek bir yer olmadığını...

                #mavibalık

..safsatası bol yalnızlıktı onunkisi..
her gününe biraz daha çöreklendiği..

yalnızlık işteee..
...
                   #mavibalık

..sonra unuttu..
o gün büyümüştü çocuk
büyümek zorunda kalmıştı..
büyümek.
ne ağrılı bi sancıydı...
                   
                    #mavibalık

                ne demek bi daha kosma?

kafesin içine sıkışmış gibi mi yani..?

kanat çırpsan demir parmaklıklara değiyor..

çırpmasannn, ne kadar saçma.!

üfle biraz yaralarıma, yanıyor...

                      tatlı biseyler var mı?

hiç bu kadar yalnız hissetmemiştim..

misafir için servis açarken takıma uymuyor diye her ele gelişte ötelenen 

o farklı desenli kaşık gibi... 

çekmecede koyu karanlığa mahkum,

diğerlerinin yıkanıp gelmesini bekleyen ben...



                                                                                                   *çalıkuşu*

yağmura tutulmuş bir sinek gibiyim şimdi.
kanatlarım ıslak ve ağır..
uçamıyorum
sinek için uçamamak ne kadar ağır bilir misin?
bu ince bacaklarla yürümek ne kadar zor.
yakında ölürüm...
                                           

                                                          *çalıkuşu*

mesela...

bence çocuk parklarına zemin kaplama falan yapılmasın.
düz temiz toprak bırakılsın
tattirevalliye oturunca ayaklarına otlar değsin.
değsin ki tattirevalli yukari çıkınca yavaşça sıyrılsın onların arasından...
kaydıraklar plastik olmasın meselaa..

güneşte ısınınca elektrik çarpmasın çocuklara
bütün parkların ustü açık olmasın
öğle vakti de dışarıda oynasınlar

kapalılıktan kastettiğim beton değil nolur.
ağaç olabilir, ağaç yoksa ahşap derme çatma...
 insancıl ölçeklerde ara ara saçaklar olabilir..
harika şık olmasın mesela
içinde keşfedilecek bişeyler kalsın
merak edilsin...
isteyen çiçek koparıp bağlasın, süslesin orayı
isteyen otlarla..
otlar olsun çocuk parkının kenarında mesela...
bide bol kum olsun
kuma girsin çıksınlar
biraz su olsun
ıslak kum iyi olur..

mesela killi toprak konulsun bi kısmına
orda istediklerini,
ama sadece istediklerini yapsın çocuklar....
bildiğimiz tencere tabak yapmasınlar mesela...
kendi düşündükleri tabaklari yapsinlar
killerini kurutsunlar.
sonra satsinlar mesela
oradaki ailelerin hepsi alır eminim
kendi çocuklarının yaptıklarını da başkası alır
isimlerini yazsınlar üstlerine
kimini hediye etsinler birbirlerine
tarih atsınlar mesela

tüneller olsun çocuk parklarında
girip saklansinlar içlerine
kimse gormesin çocukları
duvarlar olsun 1 metre boylarinda
üstünde tebesir taşlarla birseyler oynasinlar.
çizsinler mesela..

parkin daimi çocukları kendi resimlerini yapsın
isimlerini yazsınlar mesela

çamur etsinler orayı..
küçük evler olsun mesela
orada yesinler içsinler öğlen yiyeceklerini....


                                                                                             

                                                                                                                           *çalıkuşu*

Güz bitti..
Bu ağaca nasıl söylenir??
                                *çalıkuşu*

Torku cikolata aldigimda
Toplanmis kahkahalar atan bi kiz arkadas grubu gordugumde
Parmagimi citlattigimda
Dedektiflik yaptigimda
Hunharca dondurma yedigimde
Dominosta sufle yedigimde
'Babaannem demisti' sozunu duydugumda
Koreli birini gordugumde
'Esurtmek'dedigimde
Gecenin bi vakti dondurma bulmak umuduyla ciktigimda(cikarsam :))
Penguen dansi yapanlari gordugumde (ön-arka-ön -ön-ön :))
Yeni bi ortama girip sus pus oturdugumda
Whatsup durumunu ayni yapan kisiler gordugumde
Limon agaci gordugumde
Rengarenk giyinip şal yapan bi kız gördügümde
Deli gibi çekirdek çitledigimde
Kırmızi bi motor ya da traktör gördügümde
Passenger, sensiz ben, in heaven, çappurun ya da nil duyduğumda
Bi dee yildizlara baktigimda
Aklima geliceksiniz sanirimm..

'Mlb'

''bi pet şişe bile beşyüz yıl yaşıyor
peki sen;
şimdi niye öldün be martıcık..''
                             (deliduman)
                           

serin bir yaz akşamı..

bankta yalnızım..
gökyüzüne bakıyorum...

yıldızlar yere çok yakın;
sanki elimi uzatsam
bir ikisini yakalarım gibi..

'neden'
diye soruyorum..

cevap vermiyo
yanımdaki ağaç..
                   
                        limon  

sessiz park burasi..
kimsesiz
ne zaman görsem boş..
hâlbuki güzel, ahşap.
farklı bi tarzı var..hem salincaklarida yeni gibi.
ama cocuklar bile gelmiyor galba..
çıkısta görüyorum hep ..boş..
bi kac gundur uzaktan bakiyodu bana..
bugün gittim...

hem koştum biraz..
tek başıma..
've ben ozlemisim koşmayı..'
sallanmayi...


bu sefer tek basinaydim ama
paslı salıncağın gıcırtıları eşliğinde..
biraz sıkıcı oldu tabi...

ta ki....
gökyüzüne bakana kadar..
gökyüzü çok güzeldi...
çok guzeldi çünkü saat "persembe 6.30"du
çok güzeldi çünkü yıldızların çıkmasına az kalmıştı..
yıldızları görmeme az kaldı;)-07.08.2015 cuma-

''geç kalınmış bir cevaptır''...

bencilliğin tedavisi var mıdır bilmiyorum ama
artık bir karınca gördüğümde
aklımdan ne geçeceğini
biliyorum..

'bi saniye'

ya da bi ortanca görünce
ortanca  .. o kadar..
''ortancalar harika olduklarını iddaa etmezler''
derim belki birilerine..

haa paspaslar bide
kimselerin umursamadığı paspaslar..
ben artık paspasları umursarım..

kapı kollarını da
kapı kollarını gördüğümde
ne hisederim bilmiyorum ama

kapı kolları önemli..

rüzgar bide
rüzgarın beni hafifçe üşütmesine aldırmadan
öylece oturup yıldızlara bakarken

üzülürüm..

üzülürüm çünkü biliyorum..