sadece endişesiz bir gülümseme



olmaz dimi.

pişmanlık duymaktan yoruldum.

Tekrarlarken
Ben
Hep
Aklımın
Takılı
Kaldığı
O
Aynı
Şeyleri,

Sen..
Sıkılır
Mıydın?

Sıkmak
İstemezdim.

‎"— Konuşmadan önce dinleyin,

— Yazmadan önce düşünün,

— Harcamadan önce kazanın,

— Dua etmeden önce bağışlayın,

— İncitmeden önce hissedin,

— Nefret etmeden önce sevin,

— Vazgeçmeden önce çabalayın,

— Ölmeden önce yaşayın.

Hayat budur. Onu hissedin, onu yaşayın ve ondan hoşnut olun."

Bi zamanlar gece rutin oturma saatlerimizi-2leri 3leri- görmeyeli ne kadar da çok oldu.

"Utanmadıktan sonra dilediğini yap"

Ellerimden kayıp giden zamanlarım..
Düsününce döndüğüm anlarım..
Geri dönmek istediğim o anlarım..
Bana böyle bi hüzün miras bırakıp gittiler.
Dönüş yok,
Biliyorum.

..çünkü 50 numara içini döktüğün bi yerdir.. Kimsenin yargılamayacağından emin olarak..

''yaşam bu andır
geçip gittiğinde ölüdür
ama her yeni anla birlikte yeniden başlayamazsın..''

''işin daha kötüsü
 bir önceki gün ve zaten fazlasıyla
 uzun süredir yaptıklarınızın aynısını
 ertesi gün yapacak gücü nereden bulacağınızı bilmemektir''

Ben unutmak istemiyorum.
Her bi yıldızı,
Ve parıldayan ışıklarını.

Kendime tahammül edemiyorum.

Sabrımın çabucak tükeniverdiği bu günlerde
Kendime tahammül edemiyorum..

eski ben olmak istiyorum

Birimizin dünyası bugün aydınlıkken
Diğerimizin kapkara bi günü olabiliyo
Birimiz bugün harika hissederken
Digerinin gözyaşları dokülebiliyo
Birimize duvarlar dar geliyoken
Diğerimizin bulunduğu ortam en mutlu olduğu yer olabiliyo o an için

Hayatlarımızın bi bölümünde yollarımız kesişmişken..

O zamanlar aynı yerde hemen hemen aynı şeyler için
Hemen hemen benzer şeyleri hissediyoken

Şimdi tam bilemiyorum.
Yaşadıklarını, hissettiklerini

Hayat
Ne garip

yıldızlar dünyadan çooook çok uzakta bulundukları için onların ışıklarının bize ulaşması,
yanı onları görmemiz yıllar alır.

İşte tam şuanda
gordugum yıldız
o yıldızın seneleer önceki hali.
ve belki şimdi o yıldız orada bile değil...

ve yine aynı şekilde tam şuanda yıldızlarda olabilseydim..
ve giderken bikac sene önce bana çarpıp uzaya giden Işığı gorebilseydim,
bikaç sene önce ki beni görebilirdim.. yanımdakileri görebilirdim..

eğer ışık hızından daha hızlı gitseydim..

eğer şimdi yıldızlarda olabilseydim...

dünyanın ömrü nü bir takvim kabul edersek. yanı. 1 ocak dünyanin doğusu ve 31 aralık sonu diyecek olursak. insanlığın ömrü 31 aralığın son saniyelerin denk geliyormuş.
bu durumda sadece bir insanın ömrü ise, hesaplanamayacak kadar az bir süre.. madde dünyasında hesaplanamayan değerler ihmal edilir yani hiç kabul edilir..
 bir insan ömründe kafaya taktigi bir zaman diliminin küçüklüğünü düşününce..hiç.
Dünya garip. İnsan daha garip

Yaşıyoken,
Sen herşeyin içindeyken
Hayır
Herşey senin içinde
Kurgulanıp kurgulanıp duruyoken,

Karar vermesi
Neyin doğru olduğunu kestirmesi

Zor..

umut çoktu..

temiz bi hava soluyorken.

gün Işığı gözlerinin ta içine giriyorken.

sabahleyin hafif bi hareketle,
 hiç yormayacak kadar hafif, kalkabiliyorken,

sıcacık yatağındayken,



yoğun trafiğin sesi kulağındayken,


gökkubbe hala çevreyi sariyorken


uzuun ağaçlar ona yetişmeye çalisiyorken


sevdiklerin kalbindeyken
sevdiklerinin kalbindeyken...

umut çoktu..

''umarım bir gün bu gözyaşları durur''

uçamadı
düştü.

İçimdeki lodos
Talan etti heryeri

Ve Şimdi
Birbirine dolanmış karma karisik bi ipin içinde gibi ..
Çırpınmak anlamsızdı.

"Onu sizlere anlatmaya çalışmamın sebebi, onu unutmak istemiyor olmam..."
küçük prens

volkswagen polo
8şubat pazartesi
Dayı
Olumsuz sonuç.

Aynı hikâye
Farklı şehirler
Şok:D
Suratta kalan slk bi gülümseme :D

kurumuş bir yaprak gibi
küçücük bi esintide dahi savruluyorum bu aralar

en basit şeyler bile gözlerimi doldurabiliyor
bi ekşi kulak otunu görmek beni saatlerce ağlatabilir
kucağında büyük bi lahanayla gülen çocuk
beni üzgün hissettiriyor

geçen geceki rüzgarın uğultusu
aslında gürültülü ve rahatsız edici
ama; bana uzun zamandır hissetmediğim bi huzur verdi

sebebiyse ;çocukken rüzgarın uğultusundan şikayet ettiğimde
benim için rüzgarda uyumayı keyifli  hale getiren bi hatıra..

zor bi çocukluk geçirmeme rağmen o günleri
özlüyorum

o zamanlardan bu zamanlara çok yalnızlaştım sanki

bütün heyecanı gitmiş.......
...........
.................
sessiz odasına çekilmiş
yüzünü avuçlarının arasına almış
pencereden dışarıyı seyreden boş gözler...............

''artık;
 hatırladıkça beni üzen hatıralara
 geçip gitmeleri için izin mi vermem gerek''

geçmişteki o günleri yakalamaya çalışan boş eller..

parlak ay ışığı

''gemi kaptanının karayı özlemesi gibi
 astronotun dünyayı özlemesi gibi
 bir büyüğün çocukluğunu özlemesi gibi..''

 bir bardak sıcacık çay;
 bir kaç bisküvi..
 hayat o kadar da kötü değil....:)

Bugünd de cevizli sucuk alırken rafı didik didik edip en  uzunlarını seçtim ;)

''karanlık koridorda ve yine 7 yaşımdayım sanki.
 salon kapısına kadar koşmakla, bağırarak şarkı
 söylemek arasında gidip geliyorum.
 halbuki bi gülümsesen;
 tüm ışıkları yanacak şu evin..''

çaresizliğin bir zaman sonraki hali;
sessizlik ve gözyaşı

Merak ediyorum.

En son hangi fotoğraftan etkilenip,
Uzunca bi süre baktın.
Hangi şarkıyı dinleyip,
Hüzünlendin en son.
Kaçta kalktın acaba bu sabah?
Kahvaltında ne yedin?
En son kimin hangi sözüne kafanı takıp kızdın?
Ve bunu kime anlattın?
Anlattın mı?
İçine mi attın?
Anlattığın kişi sana teselli verdi mi?
Yoksa anlamadı mı?

Merak ediyorum.

Bi gün boyunca
Yüzün daha çok asık mı, yoksa gülümseme mi dolu?
Hayır
İcin hüzünlü mü, mutluluk mu dolu?

sessiz.

Geçen sene,
Bugün,
Bu saatte,
Bu dakikada,

Ne yapıyodun acaba?
Kafan ne ile meşguldü?
Mutlu muydun?
Bugün için ne hayallerin vardı?
Ulaşabildin mi?

Ve

Seneye,
Bugün,
Bu saatte,
Bu dakikada,

Ne yapıyo olacaksın?
Geçmişe dair hüzünlü mü hissedeceksin?
Mutlu mu olacaksın?

Belki de bişey yapamıyo olacaksın.

 ben hep mutsuz biri miyim